Tuesday, December 23, 2003

Drina Köprüsü – Ivo Andriç

Aslında bu kitabı daha önce lise yıllarımda okumuştum. Ama aradan geçen zaman için de bir kere daha okuyup kafamda bu sefer neler canlandırdığını görmek istedim. Nobel ödülü de kazanmiş olan İvo Andriç, bu kitapta Sokullu Mehmet Paşanin vezir olduktan sonra doğdugu toprakları unutmayarak “Doğu” ile “Batı”yı o günün şartlarında biraz daha da olsa birleştirmek için yaptırdığı Drina köprüsünü ve de onun etrafında gelişen olayları, yaşayan insanları anlatıyor. Ama anlattığı süreç köprünün yapıldığı Sokullu Mehmet Paşa zamanından 1.Dünya savaşına kadar geçen uzun bir zaman dilimi. Dolayısıyla Andriç, Bosna ve çevresinde Osmanlı tebaası müslümanların ve de hristiyanların bir arada nasıl yaşadıklarını, Osmanlının zamanla nasıl gerilediğini ve de bunun başkentinden uzak sıradan bir kentte nasil hissedildigini objektif bir şekilde anlatmiş. Kitapda bir çok küçük hikaye var. Ve bütün bu hikayelerde tabi ki köprü bir şekilde rol alıyor. Kitapda beni en çok etkileyen karakterlerden birisi “Ali Hoca” idi. Belki de yazarın onu kitapda anlattığı son karakter yapması idi etkilenmemin nedeni. Ayrıca tamamen başka bir ortamda, kitabı okumadan bir kaç hafta öncesinde Ürdünlü bir arkadaşımla tartıştığımız Osmanlıda kazık kullanarak işkence etme hadisesini Andriç o kadar güzel anlatmış ki anlattığı kısmı okumakta bile zorlandım. Kitabın arka kapağinda da yazdığı gibi, Drina Köprüsü kimliklerin, dinlerin, devletlerin ötesinde daha çok insanı anlatan ve de bunda da cok başarılı olmuş bir kitap. Kesinlikle tavsiye ederim. Kitapdan bir kaç alıntı:
“…Ağzını açtı, gözlerinin yuvalarından dışarı fırladığını hissetti. Boyuna uzayan yokuş.....şimdi geliyor....geliyor....yüzüne yaklaşıyordu. Sonunda bu kuru ve sert yol, bütün görüş alanını kapladı. Sonra zifiri bir karanlık haline gelerek onu büsbütün kavradı.Meydan'a çıkan yokuşta Ali Hoca uzanmış yatıyor, kısa titreyişlerle Allaha ruhunu teslim ediyordu...”
Aralık 2003



Drina Bridge is also known as the Mehmed Paša Sokolović Bridge